26 Şubat 2011 Cumartesi

İnternetin son kurbanı ‘Mukaddes Yenge’!


‘Endüstri toplumu’ ile ‘Endüstri sonrası toplum’ arasında bir yerlerde bulunan ülkemizde, toplumsallaşmanın bir etkileşim süreci olduğu gerçeğinden hareketle, televizyon ve internetin yönlendiriciliğinin fazlaca hissedildiğini söyleyebiliriz. Uzun süre ve çeşitlilikleriyle bireylerin boş vakitlerinin çoğunu işgal eden diziler, etkileşimde başı çekmekte! Toplumsallaşmada ilk etken kurum ‘aile’yse diziler sayesinde arka plana itilmekte. Bu noktada, kişiliğin temelini oluşturan ‘benlik’ kavramını temelden etkileyen yapımlarla, davranışlarını biçimlendiren kesimin sadece çocuklar olduğunu düşünmek hatadır. Çünkü moda haline gelen oyun ve paylaşım sitelerinin dizilerde sürekli işlenmesi, ulaşılmak istenen hedef kitlenin geniş tutulduğunu bize göstermekte!
Her konuda nasihati vazife edinen ‘Papatyam’da Necati Bey ve ailesinin sanal oyunlara merak sarıp torunları aracılığıyla hesaplar açtırmaları… Gençlik dizilerinin mutlak şartı haline gelen paylaşım muhabbetleri… ‘Çocuklar Duymasın’da bir dönem Meltem’le Gönül’ün sanal çiftlik tutkusu… Bunlar internetteki bazı özelliklerin ‘Bilmeyen kalmasın’ zihniyetiyle pompalandığı yapımlardan birkaçı. Dönem dizileri hariç hemen hepsinde göze çarpan internet furyasına son katılan diziyse ‘Fatmagül’ün Suçu Ne’! Kerim’in ‘Fatmagül’ün ders çalışması için’ kapıp getirdiği bilgisayarla iletişim çağına ayak uyduran dizide, internet ders yerine eski göz ağrılarını bulmaya yaradı. Kendinden beklenmeyen şekilde İngilizce konuşan Kerim’in, kapasitesi düşük e-postasından bir zamanlar fingirdeştiği turist kız çıktı. Çılgın yenge Mukaddes de, arama motoru sayesinde kendisini hamile bırakıp kaçanı hatırlayıverdi. Adamı bulmanın heyecanıyla yanaklarına al basan Mukaddes, al al giyinip sokağa düştü! Tabii her zamanki göğüs dekoltesiyle… İster misiniz, bu kılıkta ortalıkta dolanırken tecavüze uğrasın ve de dizi, ‘Mukaddes’in Suçu Ne’ye dönüşsün! Biz de hayal gücümüzü çok mu abarttık? Sanal dünyayla etkileşimin sonucu olsa gerek…
Anibal Güleroğlu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder